Barış Akarsu, 2007'de Bodrum'da geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Yaşadığı dönemde geleceğin büyük yıldızlarından biri olarak gösterilen Akarsu'nun vefatı hayranlarını büyük üzüntüye boğdu. Memleketi Amasra'da heykeli dikilen, her yıl anma törenleri düzenlenen Barış Akarsu'nun hayatı, 'Barış Akarsu Merhaba' adıyla filme çekildi.
Barış Akarsu (1979 - 2007)
Barış Akarsu (1979 - 2007)
Fikri Harika Production ile Aytaç Medya ortak yapımı filmin yönetmenliğini Mert Dikmen yaparken aynı zamanda Can Anar ile birlikte senaryosunu da yazdı.
İsmail Ege Şaşmaz’ın ‘Barış Akarsu’yu canlandırdığı ‘Barış Akarsu Merhaba’da diğer başrolleri Almila Ada, Hüseyin Avni Danyal, Ebru Nil Aydın, Şafak Pekdemir, Metin Coşkun, Burak Satıbol ve Aslıhan Kapanşahin paylaştı.
Barış Akarsu Merhaba, gösterime 18 Kasım'da girecek
Barış Akarsu Merhaba, gösterime 18 Kasım'da girecek
Barış Akarsu’nun babası Selahattin Akarsu ile kız kardeşi Nesrin Akarsu, Habertürk’e verdikleri röportajda ‘Barış Akarsu Merhaba’ için neler hissettiğinden Barış Akarsu’nun en büyük büyük hayalinin ne olduğuna kadar birçok konuda açıklamada bulundu.
Aslına bakılacak olursa hayatının film olma düşüncesi Barış Akarsu’nun geçirdiği kazadan birkaç ay sonra gündeme geldi. Birçok yapım şirketi Akarsu’nun biyografik filmini çekmek istedi. Ne var ki film kararı Akarsu Ailesi’ne danışılmadan alındığı için projelerde ilerleme sağlanamadı.
Pandemiden hemen önce Fikri Harika Production ile Aytaç Medya, Akarsu Ailesi’nden Barış Akarsu’nun biyografik filmi için izin istedi. Akarsu Ailesi, hem kendilerinden izin alınmasından hem de projeye olan güvenden dolayı ‘Barış Akarsu Merhaba’ya rıza gösterdi.
Ne var ki Barış Akarsu’nun annesi Hatice Akarsu, oğlunun hayatının beyazperdeye yansıdığı ‘Barış Akarsu Merhaba'yı izleyemeden 4 Kasım 2021’de vefat etti.
Barış Akarsu’nun babası Selahattin Akarsu ile kız kardeşi Nesrin Akarsu, Habertürk’e yaptıkları açıklamada şunları söyledi...
Selahattin Akarsu ile Nesrin Akarsu, Barış Akarsu'nun İsmail Ege Şaşmaz'ın canlandırmasından dolayı oldukça mutlu olduklarını dile getirdi
Selahattin Akarsu ile Nesrin Akarsu, Barış Akarsu'nun İsmail Ege Şaşmaz'ın canlandırmasından dolayı oldukça mutlu olduklarını dile getirdi
Barış'ın adı Barış Manço'dan mı geliyor?
Selahattin Akarsu: Hayır, Barış doğduğunda bizim evde Barış Manço, Cem Karaca, Zülfü Livaneli ve Ruhi Su'nun şarkıları çok çalınırdı ama adının kaynağı UNESCO’dur. Barış’ın doğduğu yıl olan 1979’da UNESCO o yılı çocuk yılı ilan etmişti. Ben de çocuklar barışı temsil ettiği için oğlumun adının Barış olmasını istedim. Oğlumun başarılarıyla en büyük gururu yaşadım. Kaybıyla da en büyük acıyı.
Ne yazık ki anneniz, ağabeyinizin hayatını anlatan filmi izleyemedi. Anneniz ‘Barış Akarsu Merhaba’ için neler düşünüyordu?
Nesrin Akarsu: Filmin çekildiğini görmedi ama çekileceğini biliyordu. Zaten filmin çekilmeye karar verilmesi annemin anlaşması üzerine oldu. Gelip annemle konuştular, ses kayıtları alındı. Annem, 12 saat ses kaydı verdi ve filmin içerisinde annemin verdiği demoların hepsi var.
Filmin izleyicilere özellikle hangi duyguları ve öğretileri aktarmasını umarsınız?
Selahattin Akarsu: İki kelime; sevgi ve barış… Şu şartlarda ülkemiz için barış çok önemli. Barışlar çoğalsın, sevgi versinler. Sevgiyle kucaklaşsınlar. Çünkü oğlum öyleydi. İsmiyle yakışır şekilde tam olarak barış ve sevgiyle kucaklaşma. Ne olursa, hangi şartlarda olursa olsun gülmek, mutlu olmak... Barış yaşamı boyunca bunları yansıttı herkese onun için onun o içtenliğini candanlığını, geldiği yeri unutmayan halk çocuğu gibi davrandı her şeyiyle kucakladı onun için Barış çok sevildi, gönüllere yer etti. 15 yıl geçti inanır mısınız, hâlâ devam ediyor. Bu sevgi çoğalarak devam ediyor. Çocuklar var, Barış'ı kaybettiğimiz zaman 5 - 6 yaşında olan çocuklar bizi ziyaret etmeye geliyor. Onlara hep şunu söylüyorum devamlı; "Çocuklar mutlaka bir enstrüman çalmasını öğrenin, çevreci olun, barış olun, güzel olun." Bazıları şehir dışından beni arıyorlar, telefondan canlı yayın yapıyorlar. Yıllar önce söylediğim şeyleri unutmamış biri gitar çalmasını öğrenmiş herhangi bir mekânda Barış'ın şarkılarını söylerken bana video atıyorlar. Bu benim en büyük gururum oluyor.
Nesrin Akarsu: Ben ağabeyimin başarısını vermesini umarım. Amasra küçük bir şehir. Amasra'da kalanlar oluyor ama bazılarının durumları iyi bazılarının durumları nasıl bilmiyorum ama iyi ki ağabeyim Amasra'dan çıkmış, yeteneğini, başarısını gösterdi. Bu filmde “hiçbir şey olanaksız değil” mesajı çok önemli. Bir çocuğun böyle küçük bir yerde nasıl bir başarıya ulaşacağını ve tabii başarıya ulaşırken de hayatta nelerle karşılaşacağını anlatan bir film. Bu, maddi anlamda bir sıkıntı olabilir, 'ailemin desteği olmadan, kendi ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum' olabilir ya da aşk yaşantısı olabilir. Hayalinin peşinden koşmasının, hedefleri olmasının ve kısa zamanda başarıya ulaşmasının herkese ilham olmasını dilerim.
Barış Akarsu'nun en büyük hayali neydi?
Selahattin Akarsu: Bir gün oğluma şöyle dedim; “Ya oğlum seninle ilgili çok hayaller kuruyordum oğlum şöyle olsa bunu olsa ama sen benim hayallerimi aştın oğlum.” O da bana "Ooo baba; daha neler yapacağım neler. Albümler yapacağım, diziler de ve filmlerde oynayacağım” demişti. Olmadı, olamadı. Yarım kaldı. Biz de Barış'ın yarım bıraktıkları bazı şeyleri tamamlamaya çalışıyoruz. Barış'ın da en çok istediği şeylerden biri filmlerde oynamaktı. Nasip olmadı ama hayatı film oldu. Şimdi milyonlar bu filmi bekliyor.
Nesrin Akarsu: Ağabeyimin en büyük hayali beni 'dünya benim sesimi tanısın'dı. Şarkılarının yurt dışında da dinlemesi üzerine kurduğu hayalleri gerçekleştirmek için hep çok çalışırdı. 29 Haziran – 5 Temmuz arasında Amasra’da düzenlenen anma etkinlikleri 15 yıldır devam ediyor. Amacımız ağabeyimin duygularını, felsefesini, hedeflerini aktarmak. Ayrıca, öylesine yufka yürekli ve sevecen birisiydi ki korsan CD’lerini satanlara “onlar da ekmek parası” peşinde diye kızamazdı.
Barış Akarsu'nun özellikle hangi yönleriyle ilham olduğunu söyleyebilirsiniz?
Selahattin Akarsu: İçtenlik, candanlık, samimiyet, gülmek gülümsemek insanları kucaklamak, çıkarsız bir şekilde karşılıksız bir şekilde sevmek.
Nesrin Akarsu: Hayallerinden vazgeçmesinler. Çünkü ağabeyim bunu yaptı, hayallerine kavuştu. Ağabeyim her zaman, "Ben sahnede olmak istiyorum, ben sahne adamıyım" derdi ve bunu söylerken daha ne akademiye girmişti ne şarkı vardı. Hiçbir şey yoktu. Bunu ünlü olmadan önce söylüyordu sık sık "Ben sesimi duyurmak istiyorum, benim yerim sahneler" diyordu. Kimse hayallerinden vazgeçmesin. Ağabeyimin özellikle bu konuda ilham olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca hayvanseverliği, çocuklara olan sevgisi, hümanistliği ve hayırseverliği Bu yönleri de filme taşındı.
Hayatta olabilseydi, nasıl bir kariyere sahip olabileceğini tahayyül ediyorsunuz?
Nesrin Akarsu: Bu sadece benim düşüncem değil, bütün Barışseverlerin düşüncesi; ağabeyim alıp yürümüştü, koşmuştu. Hayatta olabilseydi ağabeyimi gerçekten dünya tanırdı.
Gönder